5 Temmuz 2014 Cumartesi

Madalyayi takanlar ve taktiranlar


5
Teslime Nesrin...
O bir İslam düşmanı Bengladeşli.
Yaptığı açıklamalarla İslam dünyasını ayağa kaldırdı.
Hemen sahip çıktılar ona.
1994 Kasım ayında Fransa Cumhurbaşkanı Mitterand hemen ödül verdi bu kadına.
İslam dünyasından ne zaman bir İslam düşmanı çıksa hemen sarılıyordu Avrupa.
Öpüyordu kokluyordu onu.
Teslime'ye sadece Fransız Cumhurbaşkanı değil hükümet de sahip çıktı.
2008'de "Simone de Beauvoir Kadınlara Özgürlük"ödülünü hükümet temsilcisinin elinden aldı Teslim'e...


1890 yılı, Paris'te bir tiyatro.
Sahnede İslam dini ile dalga geçiliyor.
Peygamber Efendimiz'e hakaret ediliyor.
Paris Sefirimiz Esad Paşa, Sultan Abdulhamid Han'ın emriyle harekete geçiyor.
Osmanlı'da duyulan rahatsızlığı Fransa Cumhurbaşkanı Carnot'a iletiyor.
Fransa Cumhurbaşkanı Carnot, derhal oyunu durdurun talimatı veriyor.
Ve Paris'te o sahnede perdeler kapanıyor.
Sultan Abdülhamid Han, Fransa Cumhurbaşkanı Carnot'a "Teşekkür Nişanı" takılmasını istiyor.
Bazı sadrazamlar ve paşalar "İngilizler, Ruslar kıskanır" diye karşı çıkıyorlar.
Hatta o günlerde İngilizler Mısır'dan çıkacak. "Aman" diyorlar Padişah'a. "Fransa'ya bu nişanı verirsek, Mısır'ın tahliyesi tehlikeye girer."Sultan Abdülhamid "Verin şu nişanı" diyor.
Ve Fransa Cumhurbaşkanı'na o nişan takılıyor.
Evet o dönemlerde Türkler'den nişan ve ödül almanın anlamı büyüktü.
Bugün artık tam tersi...
İngiliz sarayından, Amerikan localarından, İskandinav krallarından ödül almak ve bununla hava atmak zamanı.
Çünkü bu hale getirildik.
Yeni Cumhurbaşkanı adaylarımızdan Ekmeleddin İhsanoğlu'na baktım.
Maşallah ne ödüller almış.
Ne devlet nişanları takmış.
Bir de Wikilekas belgelerinde adı geçiyor.
ABD'nin Cidde Başkonsolosu Martin Quinn 1 Kasım 2009 tarihinde bir kripto yoluyor memleketine.
Ekmeleddin İhsanoğlu ile görüştüğünü belirtiyor ABD Başkonsolosu.
Ve heyecanla merkeze iletiyor; "Ekmeleddin Bey, ABD'yi günümüzün Osmanlı İmparatorluğu olarak görüyor"diyor.
Martin'e öyle söylemiş Ekmeleddin Bey.
Hey gidi hey...
Dedik ya neredeydik nerelere geldik.
Bu yüzden Ekmeleddin Bey'in "İsrail-
Filistin arasındaki anlaşmazlıkta tarafsız kalmalıyız" 
demesini normal karşılıyorum.
Çünkü yıllarca bize tarafsız kalmak öğretildi, ezberletildi.
ABD taraftır İsrail'i tutar dibine kadar.
İngiliz'i, Fransız'ı taraftır.
Ama biz taraf olamayız.
Bunu isterler bizden. "Siz cücüksünüz" derler.
Tüm kavgalar ve gerilimler işte buradan çıkıyor.
Mısır'a "Darbe" diyenlerle diyemeyenlerin karşı karşıya gelmesi...
İsrail'in yediği her halta hoşgörü ile bakanların dünyaya cücük takılması...
Ve dahi; Osmanlı'nın sadece bu topraklarda hayat bulabileceğine inananlarla, "Amerikayı adres gösterenlerin"kavgası bu...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder