7 Mart 2014 Cuma

Zekeriya Öz"dinlemeler-Baris Güler "ve evdeki paralar


17 Aralık darbe soruşturmasında paralel yargı ve paralel emniyet yapılanmasının üç bakanın oğlu ve işadamlarını dinleme kararı alabilmek için "uygun savcı" transferi yaptığı ortaya çıktı. Yolsuzluk ve rüşvet adı altında yapılan 17 Aralık darbe operasyonunun ilk savcısı Yılmaz Kıstı'nın, bakan çocuklarıyla ilgili Emniyet'ten gelen dinleme taleplerini masasında görünce, kötü niyeti anladı ve talebi kabul etmedi. Kıstı'ya yasal teknik takip yaptıramayan paralel yapı, savcı Kıstı'yı soruşturmadan aldırmak içgin girişimlerde bulundu. Köte niyetli dinleme kararını kolayca aldırabilmek için Başsavcıvekili Zekeriya Öz'ün devreye girdiği bildirildi. Buna göre Öz, darbe amaçlı soruşturmayı yürütmesi için duruşma savcısı olarak görev yapan Celal Kara'yı atadı. Kara, göreve gelir gelmez dinleme kararlarını imzaladı.

SAVCI KISTI İZİN VERMEDİ

17 Aralık soruşturmasının ilk olarak İstanbul Cumhuriyet Savcısı Yılmaz Kıstı'ya düştüğü ancak Kıstı'nın hukuksuz dinleme kararlarına imza atmadığı için soruşturmadan el çektirildiği belirlendi. İstanbul Emniyeti, Rıza Sarraf dosyası kapsamında 3 bakan oğlunun da aralarında bulunduğu onlarca ismin telefonlarının dinlenmesi yönünde savcılığa talep ilettiği ancak Yılmaz Kıstı'nın bu dinlemeleri delilsiz olduğu gerekçesiyle kabul etmediği öğrenildi. İstanbul Cumhuriyet Başsavcıvekili Zekeriya Öz'ün koordinesinde yürütülen darbe soruşturmasında Emniyet'in hukuksuz dinleme talebini reddeden ve telefon dinlemesi kararı aldırmak için yeterli delil isteyerek somut delillerin ardından teknik takibe müsaade edilebileceğini bildiren Kıstı, bu kararının ardından paralel yapılanmanın hedefi oldu.

SAVCI KARA'NIN İLK İŞİ ONAY

Kıstı'dan istedikleri teknik takip kararı çıkartamayan paralel yapılanma Kıstı'nın görev yerinin değiştirilmesini sağladı. Hukuksuz dinlemelere karşı çıkan savcı, İstanbul 16. Ağır Ceza Mahkemesi'ne duruşma savcısı olarak atandı. Kıstı'dan boşalan yere ise İstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesi'nde duruşma savcısı olarak görev yapan Celal Kara atandı. Kara'nın koltuğa oturur oturmaz hukuksuz dinleme taleplerine imza attığı ve somut delil olmadan onlarca kişinin telefonunu dinlettiği belirlendi.

GÜLER'İN EVİNDEKİ PARALARI ALDIĞIM EV İÇİN BEN VERDİM

17 Aralık soruşturmasında tanık sıfatıyla ifade veren Behçet Yaşar, eski İçişleri Bakanı Muammer Güler'in oğlu Barış Güler'in evinde bulunan paraların kendisinin verdiğini söyledi. Tanık Yaşar, Güler'in evinde bulunan ve el konulan 1 milyon 500 bin lira için "Evini satın aldım, paraları ben verdim" dedi. 17 Aralık soruşturmasını yürüten savcıya ifade veren Yaşar'ın, Barış Güler ile geçmişte ortaklık ilişkisi olduğunu, Güler'in İstanbul Bahçeşehir'deki villasını satın aldığını söylediği öğrenildi. Savcılık ifadesinde ev için Barış Güler ile 1 milyon 650 bin liraya anlaştıklarını söyleyen Yaşar, ifadesinde "Ancak önce 450 bin sonra da 1 milyon verdim. Bu paranın 1 milyon 270 bin TL'si ile evin üzerindeki ipoteği kaldırması gerekiyor. Bu kaldırıldığında yapılan anlaşma gereği 200 bin TL alarak satış işlemi gerçekleşecekti. Ancak işlem bitmeden operasyon yapıldı" dedi. Barış Güler ile operasyondan önce ev satışı için aralarında sözleşme imzaladıklarını belirten Yaşar'ın, düzenlenen ıslak imzalı sözleşmeyi de savcılığa sunduğu öğrenildi. Behçet Yaşar, aslında operasyondan sonra da evi satın aldığını söylemiş ve Barış Güler'in avukatları aracılığıyla tanıklık yapma isteğini iletmişti. Savcı Celal Kara, sanık avukatlarından gelen tüm talepleri, elindeki mevcut delillerin yeterli olduğunu, tanık dinlemeye gerek olmadığını belirterek reddetmişti.

Kara'nın soruşturmadan alınmasından sonra dosyaya bakmaya başlayan Savcı Ekrem Aydıner, sanıkların tanık dinletme taleplerini değerlendirdi. Ve eski Halkbank Genel Müdürü Süleyman Arslan'ın gösterdikleri de dahil tanıkları dinlemeye karar verdi. Behçet Yaşar da bu kapsamda dinledi. Barış Güler'in avukatlarıyla birlikte pazartesi İstanbul Adliyesi'ne gelen Yaşar, 45 dakika boyunca savcının sorularını yanıtladı. Behçet Yaşar'ın ifadesi resmi olarak dosyaya girdi. Savcılık, aramalarda bulunan paranın kaynağının 'ev satışı mı?' yoksa 'Reza Sarraf'tan alınan rüşvet mi?' olduğuna önümüzdeki günlerde karar verilecek. Karara göre adli emanette tutulan paranın da akıbeti belli olacak.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder