Özelde Almanya’nın ve genel olarak Batı’nın bir taktiği vardır hedef aldıkları ülkelerin yönetimlerini yıpratmak için.
Onları kendilerine benzeyenlerle ya da mesaj olarak algılanacak isimlerle vurmak.
Son örnek Almanya’nın en çok satan dergisi Der Spiegel’den.
Ve onun İstanbul muhabiri Hasnain Kazim.
Hani şu “Cehenneme Git Erdoğan” başlığıyla bir makale kaleme alan muhabir. Şii kökenli bir Arap olduğunu ama Almanya’da bir Proteston köyünde yetiştiğini söylüyor.
Nerede?
Son birkaç yıldır Erdoğan ve Hükümet karşıtı oldukları için “sıkıntı yaşayan zavallı insanları” aklamayı misyon edinen Hürriyet gazetesinde ve bu işler için görevlendirdiği Cansu Çamlıbel’in röportajında.
Hasnain Kazim, “Cehenneme Git Erdoğan” başlığından dolayı çok tehdit aldığını ve İstanbul’u terk etmek zorunda kaldığını belirterek kendisi için epey mağduriyet çıkarıyor. Ama ardından da ekliyor:
“Bugün olsa yine aynı başlığı atardım”
Efendim o sözü bir Somalı madenci söylemiş meğer.
Severim böyle “gazeteci kıvraklıkları”nı ama yutmam.
Röportaj tam bir aklama, yağlama yıkama…
Kritik hiçbir soru yöneltmiyor Cansu Çamlıbel ona. Misal, “Almanya Başbakanı Merkel döneminde faili meçhul 3000’den fazla cinayetin 746’sının ırkçı nedenlerle işlendiği ortaya çıktı. Üstelik Seninle aynı ten rengine sahip oldukları için. Yıllarca dönerci cinayetleri diye adlandırdıkları NSU cinayetlerini saymıyoruz bile. Acaba ona da Cehenneme Git Merkel diyebilir miydin?” diye sorabilirdi.
Hasnain Kazim, Almanya’nın üzerine vazife ya, o konuya da dalmış. “Ben üçüncü havalimanına ağaçlar kesildiği için karşıyım” diyor. Çevre en kolay taraftar toplama yöntemi malum.
“Şu anda Avrupa’nın en büyük Hab’ı olan Frankfurt havalimanı inşa edilirken bir orman yok edildi. Ama sessiz kaldınız. Neden?”
Bunun cevabını beklerdim.
Sanırım “Sahip Beyaz Adam” bu kadarına izin veriyor.
Yine de Cansu Çamlıbel’i kutluyorum.
Çöplükleri eşelemekteki başarısı nedeniyle.
Tabii en başta da gazetesi Hürriyet’i.
Başbakan Tayyip Erdoğan’ın Köln konuşması sonrasında bir başka örneği Hürriyet’in ortağı Bild gazetesinde görmüştük.
Alman Sosyal Demokrat Partisi(SPD)nin eski Avrupa Parlamentosu milletvekili ve hâlâ bu partinin önde gelen isimlerinden biri olan Ozan Ceyhun ile ilgili yazdırdığı yazının başlığı:
“Warum darf dieser Stinkstiefel noch SPD-Mitglied sein?”
Yani:
“Bu Pislik SPD’de kalmaya devam edecek mi?”
Haberi yazana bakalım:
Von Radoslav Rajlıc adlı bir Sırp kökenli yazar.
Bosnalı on binlerce Müslümanı katleden bir etnisiteye mensup soykırımcı milislerin ülkesinden bir Sırp.
Ozan Ceyhun’un suçu Cumhurbaşkanları Gauck hakkında benim programımda (Avrupa’da Gündem) “Ucuz Kahramanlık yaptı” demesiydi…
Mesaj çok açık!
EKMEL BEY VE ÖRTÜLÜ GERÇEKLİK
Ekmeleddin İhsanoğlu’nun entelektüel niteliklerini övebiliriz.
Birden fazla yabancı dil konuşmasını ya da muhafazakâr bir kökten geliyor olmasını da.
Ama bunlardan yola çıkarak “İşte bakın böylesine değerli bir insan ve üstelik muhafazakâr. CHP de sonunda Türkiye gerçeğini fark etti ve bir muhafazakârı aday göstermek zorunda kaldı” demek, bir başka gerçekliğin üstünü, bilmeden de olsa örtmektir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder