Yıl 1990. Sovyetler Birliği henüz yıkılmamış ama Demir Perde ülkeleri kaynıyor. Sovyet teknolojisinin hakim olduğu Rus ordusu halen ‘Süper Güç’ ABD’ye kafa tutacak durumda. Ancak buna rağmen “Doğu Bloku çökerse nükleer felaketin geleceğinden” korkan Rus subaylar endişe içinde.
Rusya Savunma Bakanlığı, tek kutuplu Yeni Dünya Düzeni’nde ajanlık faaliyetleri konusunda acemi kalacağının farkında. Bu yüzden istihbarat toplamak için daha farklı bir yol seçiyor. O zamanın parasıyla yıllık 100 milyon ruble (Yaklaşık 200 milyon dolar) bütçeyle bakanlığa bağlı gizli bir birim kuruluyor. Gizli birimin adı yok, ‘10003’ numarasıyla ile temsil ediliyor. Başına Albay Alexey Yurevich Savin’in getirildiği birim paranormal aktiviteleri ve bu güce sahip olan insanları izleyip ‘kehanetler’ üzerinden düşmanları hakkında bilgi sahibi olmayı hedefliyor.
Birim 10003, SSCB genelinde araştırmalara başlıyor. Tüm kâhinlere uzmanlar gönderiliyor, sözleri kayıt altına alınıyor. Birim topladığı kehanetlerde ortalama yüzde 20 ile 50 arasında bir başarı oranı yakalıyor. Ancak söylediklerinin yüzde 90’ı doğru çıkanlar da var. Bu kişiler arasında en dikkat çeken ise ‘Balkanların Nostradamus’u’ lakaplı Bulgar kâhin ‘Baba Vanga’ (Vanga Nine) oluyor. İkinci Dünya Savaşı’nın başlangıcı ve sonuçlarını, 1974 Kıbrıs Barış Harekâtı ve SSCB’nin dağılacağını çok önceden bilen, Adolf Hitler’in bile ziyaret ettiği ve görüşme sonrası çok sinirli bir şekilde evini terk ettiği söylenen Baba Vanga, Rus uzmanlar tarafından 1996 yılında ölene kadar inceleniyor. Birim o kadar başarılı oluyor ki; Yurevich 1997 yılında tuğgeneralliğe terfi ediyor. Baba Vanga’nın kehanetleri ise ölümünden sonra daha da değerleniyor. Çünkü Bulgar kâhin,Çernobil faciası, 11 Eylül saldırıları, 2004 tsunami faciası, ABD’nin 44. başkanını siyah olacağını yıllar öncesinden söylüyor.
Rusya Savunma Bakanlığı, tek kutuplu Yeni Dünya Düzeni’nde ajanlık faaliyetleri konusunda acemi kalacağının farkında. Bu yüzden istihbarat toplamak için daha farklı bir yol seçiyor. O zamanın parasıyla yıllık 100 milyon ruble (Yaklaşık 200 milyon dolar) bütçeyle bakanlığa bağlı gizli bir birim kuruluyor. Gizli birimin adı yok, ‘10003’ numarasıyla ile temsil ediliyor. Başına Albay Alexey Yurevich Savin’in getirildiği birim paranormal aktiviteleri ve bu güce sahip olan insanları izleyip ‘kehanetler’ üzerinden düşmanları hakkında bilgi sahibi olmayı hedefliyor.
Birim 10003, SSCB genelinde araştırmalara başlıyor. Tüm kâhinlere uzmanlar gönderiliyor, sözleri kayıt altına alınıyor. Birim topladığı kehanetlerde ortalama yüzde 20 ile 50 arasında bir başarı oranı yakalıyor. Ancak söylediklerinin yüzde 90’ı doğru çıkanlar da var. Bu kişiler arasında en dikkat çeken ise ‘Balkanların Nostradamus’u’ lakaplı Bulgar kâhin ‘Baba Vanga’ (Vanga Nine) oluyor. İkinci Dünya Savaşı’nın başlangıcı ve sonuçlarını, 1974 Kıbrıs Barış Harekâtı ve SSCB’nin dağılacağını çok önceden bilen, Adolf Hitler’in bile ziyaret ettiği ve görüşme sonrası çok sinirli bir şekilde evini terk ettiği söylenen Baba Vanga, Rus uzmanlar tarafından 1996 yılında ölene kadar inceleniyor. Birim o kadar başarılı oluyor ki; Yurevich 1997 yılında tuğgeneralliğe terfi ediyor. Baba Vanga’nın kehanetleri ise ölümünden sonra daha da değerleniyor. Çünkü Bulgar kâhin,Çernobil faciası, 11 Eylül saldırıları, 2004 tsunami faciası, ABD’nin 44. başkanını siyah olacağını yıllar öncesinden söylüyor.
Birim, 2003 yılında Rus bilim adamlarından gelen tepkiler üzerine dağıtılıyor ama Suriye’deki iç savaş ve IŞİD’in yükselişini de öngören Bulgar kâhinin kehanetleri bir bir çıkıyor.
Müslüman İstilası!
Müslüman İstilası!
Baba Vanga’nın 2016 için yaptığı en önemli kehanetlerden biri şöyle:
“Müslümanlar Avrupa’yı istila edecek, yıkım yıllarca sürecek, sonuçta Avrupalıların çoğu ana vatanlarından atılacak...”
Suriye’deki iç savaşa bağlı olarak 2015’te Avrupa’ya yasa dışı yollardan giren mültecilerin sayısı 1 milyonu aştı. Bu mültecilerin büyük bir kısmı da Avrupa’ya Türkiye üzerinden geçti. 2016 yılında bu rakam Türkiye ile AB arasında yapılan mültecilerin geri kabulü anlaşması sayesinde 190 bine kadar düşürüldü. Ancak geri kabul anlaşması Türkiye ile AB arasındaki vize muafiyeti kriziyle sallantıda.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan vize muafiyeti olmazsa mülteci anlaşmasının TBMM’de onaylanmayacağını söyledi. Erdoğan, şubat ayında da mülteci krizine ilişkin olarak “Otobüsler, uçaklar boşuna durmuyor, gereği neyse yapılır” demişti.
“Müslümanlar Avrupa’yı istila edecek, yıkım yıllarca sürecek, sonuçta Avrupalıların çoğu ana vatanlarından atılacak...”
Suriye’deki iç savaşa bağlı olarak 2015’te Avrupa’ya yasa dışı yollardan giren mültecilerin sayısı 1 milyonu aştı. Bu mültecilerin büyük bir kısmı da Avrupa’ya Türkiye üzerinden geçti. 2016 yılında bu rakam Türkiye ile AB arasında yapılan mültecilerin geri kabulü anlaşması sayesinde 190 bine kadar düşürüldü. Ancak geri kabul anlaşması Türkiye ile AB arasındaki vize muafiyeti kriziyle sallantıda.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan vize muafiyeti olmazsa mülteci anlaşmasının TBMM’de onaylanmayacağını söyledi. Erdoğan, şubat ayında da mülteci krizine ilişkin olarak “Otobüsler, uçaklar boşuna durmuyor, gereği neyse yapılır” demişti.
Eğer geri kabul anlaşması çökerse, Baba Vanga’nın bir kehaneti daha gerçekleşmiş olacak
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder